Tarım alanlarının verimli kullanılmasından çiftçilerin eğitimine, kooperatifleşmeden ücretsiz fide dağıtımına ve coğrafi işarete kadar birçok alanda önemli projelere imza atan belediyeler, hem Bursa’daki tarıma hem de çiftçiye değer kazandırıyor.
Bursa, geniş coğrafyasında verimli tarım toprakları ile tarım alanında büyük zenginlik sunuyor. Birçok farklı tarımsal ürünün yetiştirilmesine imkan sağlayan şartlara sahip olan Bursa’da, coğrafi işaret tescili alan Bursa Siyah İnciri, Bursa Şeftalisi, Gemlik Zeytini, Gürsu Deveci Armudu, Karacabey Soğanı ve Hasanağa Enginarı gibi ürünler hem yurtdışından hem de iç pazardan oldukça talep görüyor. Belediyeler de bölgelerindeki tarımsal faaliyetlere daha da fazla değer katan projelerle hem çiftçiye destek oluyor, hem de vatandaşlarının sağlıklı gıdaya daha uygun fiyatla ulaşmasını sağlıyor.
Alinur AKTAŞ Büyükşehir Belediye Başkanı
Hedef; üzümsü meyvelerin merkezi olmak
Bursa, tarımsal üretimde ciddi potansiyelin bulunduğu, yaban mersini başta olmak üzere birçok üründe iklim, coğrafya ve flora gibi birçok avantaja sahip bir şehir. Şehrimizde katma değerli ürünlerin üretimini artırmak ve özellikle belli stratejik ürünlerde ön plana çıkmak, üreticimize bu alanda farkındalık kazandırmak istiyoruz. Sürdürülebilir ve izlenebilir projelerin peşindeyiz. Çiftçilerimizi yeni çeşitler ve farklı katma değerli ürünler ile geliştirmeye ve desteklemeye devam ediyoruz. Bursa’da kırsal kalkınmanın sağlanması amacıyla yüksek verimli hayvan ırklarının temini, kaliteli fide fidan dağıtımı, ekipman ve eğitim desteği gibi konularla sürekli çiftçimizin yanında oluyoruz. Göreve geldiğimiz ilk günden beri katma değeri yüksek ürün üretimine katkı veriyoruz. Bursa’yı özellikle üzümsü meyveler konusunda lider konuma getirmek amacıyla ‘kaliteli ahududu yetiştiriciliği’ ve ‘yaban mersini yetiştiriciliği’ projelerini başlattık ve bu uygulamalarla çiftçilerimizin yüzü gülmeye başladı. Bugüne kadar 650 bin fidanı üreticimiz ile buluşturduk. 2021 yılı itibariyle yaban mersini ve ahududu yetiştiriciliği projelerimize ek olarak aronya, böğürtlen, gojiberry, çilek ve lavanta yetiştiriciliği projelerimizi de uygulamaya koyuyoruz. Bu kapsamda üreticimize her yıl 1.5 milyon fide ve fidan desteği vereceğiz. Böylece 2023 sonu itibariyle 750 futbol sahası büyüklüğünde alanda 5 milyonu aşkın fide ve fidanı kentimizin tarımına kazandırmış olacağız.
Ahududu öncelik verdiğimiz ürünlerden biri. Bursa olarak Türkiye’deki ahududu üretiminin yüzde 96’sını gerçekleştiriyoruz. Bursa’nın bu alanda ihracata yönelmesi amacıyla Tarım A.Ş. aracılığıyla ‘Kaliteli Ahududu Yetiştiriciliği Projesi’ni uygulamaya almıştık. Proje kapsamında ahududu yetiştiricilerini eğitim için Bosna Hersek’e götürdük. Aroması, dayanıklılığı ve lezzeti ile ihracata en uygun cins olan ‘polka’ cinsi ahududunu Bosna Hersek’ten ithal edip, doku kültür laboratuvarlarında çoğaltarak üreticilerimize dağıttık. Çiftçilere verilen fidanların toplam maliyetinin yarısını Büyükşehir Belediyesi olarak biz üstleniyoruz. Kalan kısmın yarısını ilk hasattan, diğer yarısını da bir sonraki seneki hasattan sonra alarak çiftçilerimizi hem sübvanse ediyor hem de finansman olarak desteklemiş oluyoruz. Proje kapsamında üretimin ilk etapta 10 bin tona, daha sonra da 30 bin tona çıkarılması hedefliyoruz. Bunun yanında yukarıda da söylediğim gibi Bursa’yı üzümsü meyveler konusunda bir merkez haline getirmek istiyoruz. Yaban mersini yetiştiriciliğinin geliştirilmesi adına yaptığımız fidan dağıtımları ve örnek üretim bahçelerinden de olumlu dönüşler alıyoruz.
Çiftçilerimizi yüksek verimli fidanlarla buluşturmanın yanında özellikle siyah incir ve deveci armudu gibi ürünlerin uluslararası pazarlarda da alıcı bulması için yoğun çaba harcıyoruz. Uluslararası fuarlarda bu ürünlerin tanıtımına çalışıyoruz. Bursa’nın marka ürünlerini Uzak Doğu ve Avrupa pazarlarında tüketiciyle buluşturuyoruz. Tarım A.Ş. olarak 2020 yılında 350 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Bu yıl için ise kendimize 1 milyon dolarlık ihracat hedefi koyduk.
Mustafa DÜNDAR Osmangazi Belediye Başkanı
En kaliteli üzüm ve incir Osmangazi’de
Dünyanın en kaliteli inciri olan ‘Bursa Siyahı’ Osmangazi’de yetişiyor. Aynı şekilde en iyi üzüm yine ilçemizin topraklarından tüm dünyaya gidiyor. Osmangazi Belediyesi olarak geleneksel hale getirdiğimiz İncir ve Üzüm Festivali ile köylerimizin sahip olduğu zenginliği dünyaya tanıtmak için çalışıyoruz. Bunun yanında Armutköy Mahallesi’nde 21 bin 500 metrekarelik alana kurduğumuz, 16 ova köyünde yetiştirilen ürünleri, doğrudan tüketiciyle buluşturan Üretici Pazarı örnek bir proje oldu. Pazarda, ovada yer alan her köyün 10 metrekarelik kendine ait satış ünitesi yer alıyor. Bu proje ile Türkiye’nin en verimli topraklarının bulunduğu Bursa Ovası’nda gerçekleştirilen tarımsal faaliyeti hareketlendirirken, yetiştirilen ürünlerin doğrudan satışını sağlayarak üreticiye de büyük destek sağlamış olduk.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ısrarla üzerinde durduğu “Türk Tarımını Güçlendirme” hamlesi üzerine, Osmangazi Belediyesi olarak tarımsal alanda yerli ve milli tohumların yeniden geliştirilmesine yönelik Ekolojik Yaşam Merkezi’ni kurduk. Geleneksel tarımın, yerli ve milli tohumlarımızın yavaş yavaş yok olduğunu görüyoruz. Hibrit tohumlarla üretilen ürünlerden bir sonraki sene ikinci bir tohum elde edemiyoruz. Kendi tohumumuzu kaybediyoruz. Biz de geleneksel tohumlarımızı, tekrar üretme hedefiyle Ekolojik Yaşam Merkezi’ni hayata geçirdik. Permakültür eğitim programları ile vatandaşlarımızın şehir hayatında yetiştirebileceği ürünler ile ilgili eğitimler veriliyor. Toprakla ilgili bilgiler verip, balkonlarda ve küçük bahçelerde hangi tohumla ne üretebilir üzerine çalışacağız. Asıl önemli olan yerli ve milli tohumun geliştirilmesi. Bu sene ilk defa fidelerimizi ürettik. Bu fidelerden elde edilen tohumları da geçtiğimiz günlerde vatandaşlarımıza dağıttık. İnşallah, bu ürünlerin gelişimini takip ederek, yerli tohumlar elde etmeyi hedefliyoruz. Bursalı çiftçilerin ürünlerini aracısız olarak doğrudan tüketicilerle buluşturarak, Türkiye’ye örnek olacak çok önemli bir çalışmaya imza attık ve Çiftçi Pazarı’nı kurduk. Bursa İl Tarım Müdürlüğü ile yaptığımız ortak çalışmayla Bursalı çiftçilerin 17 ilçede ürettikleri ürünler, Çarşamba Pazarpark’ta her hafta kurulan Çiftçi Pazarı’nda en taze ve en ekonomik haliyle vatandaşla buluşuyor. Vatandaşlarımız, şehrimizin en büyük çiftçi pazarına büyük ilgi gösteriyor. Hem üreticimiz hem de vatandaşlarımız bu uygulamadan oldukça memnun. Bursa’nın dört bir yanında üretilen ürünleri, tarladan üreticiye doğrudan ulaştırıyoruz.
Turgay ERDEM Nilüfer Belediye Başkanı
Tarım kenti Nilüfer’e doğru
Kırsal kalkınmaya ağırlık vererek yerel tohum, doğal gübre, temiz toprak gibi konularda farkındalık yaratmak için, bu alandaki çalışmalara ağırlık verdik. Sağlıklı gıdanın hem üretimi, hem de tüketiciye ulaştırılması aşamalarında önemli çalışmalar başlattık. 2020 yılını Tarım Yılı, 2021 yılını ise Gıda Yılı ilan ederek Nilüfer’e “Tarım Kenti” kimliğini kazandıracak önemli adımlar attık. Yerel ve sürdürülebilir tohumlar için başlattığımız çalışmalar neticesinde Türkiye’de hiçbir belediyede olmayan biyolojik çeşitlilik ve miktarda tohum içeren Tohum Kütüphanesi’ni oluştuk. Buradaki çeşit satımız 500’ü aştı. Bu yıl 6. Tohum Takas Şenliği’nde 35 çeşitten oluşan toplam 15 bin paket atalık tohumu vatandaşlara ücretsiz dağıttık.
Belediyemizin Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü Kırsal Alan Bürosu ekolojik ürün denemelerini, bu dönem Nilüfer Tarımsal Kalkınma Kooperatifi (NİLKOOP) aracılığıyla kırsal mahallelerdeki tarım arazilerine taşıdı. Belediye envanterinde bulunan 464 dekarlık tarım arazisinin kullanımının NİLKOOP’a devredilmesinden sonra, bu arazilerde yapılan toprak analizleri neticesinde ekim – dikim planlaması yapıldı. Nilüfer’de tarımı geliştirmek amacıyla çeşitli eğitim programları yaptık. Uludağ Üniversitesi başta olmak üzere önemli kurumlarla ortaklaşa düzenlediğimiz bu eğitimler büyük ilgi gördü. Eğitimler halen ihtiyaç duyulan alanlarda devam ediyor. Öte yandan ilçemize ekolojik tarım ve sağlıklı gıda alanındaki çalışmaların merkezi niteliğindeki Çiftçi Evi’ni kazandırdık. Burada çiftçilere ve özellikle de kırsaldaki kadınlara ve kadın derneklerine yönelik eğitimler düzenledik. Farklı nedenlerden toprağa küsen çiftçimizi Tıbbi ve Aromatik Bitkileri Projemiz gibi çalışmalarla alternatif geçim kaynaklarına yönlendiriyor ya da Kırsal Mahallelerde Meyve Yetiştiriciliğini Geliştirme Projesi kapsamında dağıttığımız fidanlarla onları meyveciliğe teşvik ediyoruz. Ekolojik tarım çalışmalarından elde ettiğimiz verileri çiftçimizle paylaşıyor, onları değeri yüksek, alternatif ürünlere yönlendiriyoruz. Şu anda yaklaşık 50 çeşit tıbbi aromatik bitki üretiyoruz. Nilüfer Kent Bostanları’nda bitkisel çay, krem ve sabunların yapıldığı atölye çalışmaları düzenliyoruz. Sadece çiftçiye değil, tarımla ilgilenmek isteyen vatandaşlarımıza da el uzatıyoruz. Kent merkezinde de tarımsal üretim alanında farkındalık yaratmak amacıyla, balkon tarımını teşvik eden çalışmalarımız kapsamında fide dağıtım kampanyası düzenliyoruz. Bir yandan ilçemizdeki tarımı geliştirmeye yönelik yeni ürün denemeleri yaparken, bir yanda da yöreye özgü ürünlerin tanıtımı için çalışmayı sürdürüyoruz. Türkiye’nin en iyi enginarı olan Hasanağa Enginarı için coğrafi işaret tescil belgesi aldık. İlerleyen dönemde biber, incir ve zeytin gibi bölgemizde yetişen ürünleri ön plana taşımayı hedefliyoruz. İlçemizde çiftçimizin doğrudan vatandaşla buluşup, aracısız satış yaptığı 4 adet üretici pazarımız var. Bunların sayısını daha da artırmak istiyoruz. NİLKOOP aracılığıyla hayata geçirdiğimiz Nilüfer Bostan markamızla da başta Bursa’daki kooperatif ve kadın dernekleri olmak üzere, Türkiye’nin farklı kentlerindeki kooperatiflerden aldığımız ürünleri satışa sunuyoruz. Yakında internet üzerinde de satışa başlayacak Nilüfer Bostan’ın satış ünitelerinin sayısını 15’e çıkarmayı hedefliyoruz.
İnegöl’e özgü tarım modeli
İnegöl sanayisiyle olduğu kadar verimli toprakları ve tarım değerleriyle de öne çıkıyor. Bizler de tarımı destekleme adına pek çok farklı alanda çalışmalar yürütüyoruz. Bölgemize özel ürünlerin tanıtımından yeni ürün denemelerine yönelik verdiğimiz desteklere, tarımda teknolojik altyapıyı geliştirerek çiftçimize makine ve ekipman desteği sağlanmasına, fide dağıtımlarından daha nitelikli üretim için tarıma yönelik eğitimlere kadar pek çok alanda etkinliğimiz mevcut. Tarımdaki iddiamızı ortaya koymak adına İnegöl Tarım Modeli’ni geliştirerek bu anlamda Türkiye’ye örnek olacak uygulamalar yaptık. Üreten Çiftçiler Kooperatifimizi kurarak tüm çiftçilerimizi tek çatı altında toplayıp İnegöl tarımını tıpkı mobilyada olduğu gibi ortak bir güç ile ileriye taşıyacak adımları attık. Bizler ön ayak olduk, çiftçimiz de hem bizlere sağladığı altyapı hem de üretim gücüyle İnegöl tarımını her geçen gün daha ileriye taşımaya devam etti. Geldiğimiz noktada Zirai İnsansız Hava Araçlarıyla meyve bahçesi ilaçlama çalışmaları yapar hale geldik. Soğuk hava depomuzu kurduk, ürünlerimizi kurutma ve paketleme tesisleriyle işlenmiş ürün haline getirerek piyasaya sürmenin hesaplarını yapar hale geldik.
Daha nitelikli üretim için eğitim faaliyetlerimiz uzun yıllardır devam ediyor. Her köyümüzde o bölgenin üretim faaliyetine göre hayvancılık, meyvecilik sebze yetiştiriciliği gibi konularda eğitimler düzenledik. Bu faaliyetlerimiz kış sezonlarında devam ediyor. Bunun yanı sıra fide ve tohum dağıtımlarımız da belirli aralıklarla devam ediyor. Çiftçilerimizin talebi üzerine aldığımız taş toplama makinesiyle ihtiyaç duyulan kırsal mahallelerimizin tamamında tarları taştan temizliyoruz. Hayvancılıkla uğraşan köylerimizden gelen talep üzerine aldığımız küçükbaş hayvan yıkama havuzu ile de vatandaşımıza ücretsiz hizmet sunuyoruz. Kurşunlu bölgemiz çileği ile ülke çapında nam yapmış durumda. Meyvecilikte de özellikle İsaören Mahallemiz şeftali üretimi, Dipsizgöl Mahallemiz kiraz üretimiyle öne çıkıyor. Bursa’da son yıllarda yaban mersini üretimi revaçta. Ülkemizde, tek parça halinde ekili en büyük yaban mersini tarlası İnegöl’de bulunuyor. İnegöl’ün yaban mersininin üretim merkezi olması adına çalışmalarımız sürüyor. Ayrıca çerezlik ayçekirdeği üretimi de İnegöl’ün önemli tarım değerlerinden biri.
İnegöl’ümüzün tarımsal değerlerini öne çıkarmak ve çiftçimize destek olmak adına kırsal mahallelerimizde Ürün Toplama Merkezleri oluşturduk. Merkez olarak seçilen mahallelerimizdeki tesislerle üretici ve alıcıyı buluşturduk. Aynı zamanda İnegöl Tarım Modeli’nin temeli olan Üreten Çiftçiler Kooperatifi’ni kurduk. Bu kooperatifle tüm çiftçilerimizi tek çatı altında toplayarak güç birliği sağladık. Depolama sorununa çözüm olacak 4 bin ton kapasiteli bir soğuk hava deposunu kooperatifimiz marifetiyle şehrimize kazandırdık. Hedeflerimiz arasında ürünlerimizi daha katma değerli hale getirmek adına kurutma ve paketleme tesisleri inşası bulunuyor. Bursa Hikmet Şahin Halinde kiraladığımız dükkanla da çiftçimizin ürünlerini, doğrudan ve daha nitelikli alıcıyla buluşturuyoruz.
Kooperatifleşmeyi destekliyoruz
Beş yıllık hizmet süresinin ardından, ikinci dönem için Mudanya’yı sosyal belediyecilik, eğitimde fırsat eşitliği, kimlikli turizm ve yerel kalkınma başlıklarında değerlendirmeye aldık. Tarım, turizm ve tarih kenti olan Mudanya’da tarımı desteklemek amacıyla yaptığımız çalışmaları yerel kalkınma başlığında hayata geçiyoruz. Böylelikle, ekonomik krizin etkilerine karşı yerelde iş yaratarak, üreterek, hakça bölüşerek kazanacağız. Üretim kooperatiflerini teşvik edip, tarımsal üretimi destekleyecek yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Bu kapsamda Hasköy Soğuk Hava Deposu projemizin planlama sürecini tamamladık. 4 bin 349 metrekarelik alanda bin 600 metrekareye kurulacak soğuk hava deposunu üreticilerimiz yıl boyu kullanabilecek ve ürünlerini satana kadar tazeliğini koruyarak muhafaza edebilecekler. Projemiz kapsamında üretim atölyeleri, çocuk oyun alanı ve eğitim salonu da inşa ederek kadınların ve çocukların kullanabileceği bir sosyal yaşam alanını hayata geçireceğiz. Böylece kadınlarımız üretirken, çocukları da sosyalleşme imkanı bulacak. Hasköy Fuar ve Kongre Merkezi ise ikinci dönemimizin bir diğer önemli yatırım projesi.
Mudanya’nın 3 karası dediğimiz zeytin, üzüm ve inciri tanıtmak amacıyla festival ve şenliklerimiz sürüyor. Çağrışan Bağbozumu Festivali, Mürsel İncir Festivali, Tirilye Zeytin Festivali ve Çayönü Süt Şenliği ile çiftçilerimizin ürünlerini tanıtıp, onları alıcıyla buluşturmaya devam ediyoruz. Biz, kırsal kalkınmayı önemsiyor, köy kültürümüzü yaşatmaya çalışıyoruz. Çiftçilerimizin yanında yer alarak, toprağa değer veren projelerimizle onlara destek oluyoruz. Üretimde süreklilik, istihdam ve gelirde artış sağlayacak destek programımız kapsamında kooperatifleşmeyi destekliyor, üreticilerimizi örgütlenmeye teşvik ediyoruz. Bunun yanında uygulamaya koyduğumuz Zeytindalı Projemiz ile ürünü elinde kalan çiftçinin mallarını satın alıp, birimimize kayıtlı 4 bin 166 aileye dağıtıyoruz.
Armut, Gürsu’nun her alanında
Tarım alanındaki üretim kalitesi ve kapasitesiyle öne çıkan ilçemizde, belediye olarak yaptığımız çalışmalarla tarımın gelişmesine destek oluyoruz.
Bu kapsamda; bir tarım ilçesi olan Gürsumuz’daki üretimin daha kaliteli olması için çalışanların bilinçli olmasını sağlamaya yönelik eğitimlere destek veriyoruz. Kursiyerlerimizin tarımsal üretimde yetişmiş eleman olarak çok daha faydalı ve verimli iş gücü oluşturmalarını sağlıyoruz. Çağdaş kent kimliğiyle hızla gelişmekte olan Gürsumuz’un tarımsal üretimini desteklemek amacıyla tarla yollarımızı da iyileştiriyoruz. Yapılan çalışmayla, çiftçilerimizin gerek üretim gerek sonrasındaki satış aşamalarındaki ulaşım ihtiyaçlarını daha konforlu şekilde gerçekleştirmelerini sağlıyoruz. Gürsu’muzun verimli topraklarının bereketini koruyan ve geliştiren projelere imza atan Ziraat Odamız ve İlçe Tarım Müdürlüğümüz tarafından yapılan çalışmaları destekleyerek, ilçemizin tarımının gelişimine katkı sağlıyoruz. Gürsu’nun adını dünya çapında duyuran armut meyvesinin, Gürsu Ziraat Odası tarafından yapılan çalışmalarla, coğrafi işaret alması sağlandı. Biz de Gürsu adıyla bütünleşen armut meyvesinin ilçenin her alanında var olmasını sağlayan çalışmalar gerçekleştiriyor; tarımsal tüm faaliyetleri destekleyerek, ilçenin tarımsal değerine katkı sağlayan tanıtım çalışmaları yapıyoruz. Bu kapsamda belediyemiz tarafından geleneksel olarak düzenlenen “Gürsu, Kültür, Sanat ve Armut Festivali” de ismini armut meyvesinden almakta.
Bunların yanında ilçemizde oluşturduğumuz Köylü Pazarı’yla da üreticilerimizi destekliyoruz.
Tıbbi bitkilerde Türkiye’ye model olacağız
Karacabey, geniş coğrafyasında verimli tarım arazileri ile Türkiye’nin en önemli üretim merkezlerinden biri ve topraklarından yılın 12 ayı ürün alınabiliyor. Coğrafi işaret noktasında Karacabey soğanımız için birkaç yıl önce Türk Patent Enstitüsü’nden “coğrafi işaret” tescili alındı.
Türkiye’nin salçalık domates ihtiyacının yüzde 40’ını tek başına karşılayan kentimizde, Türkiye’nin en modern ve teknolojik defne işleme tesisi de kurulum aşamasında. Karacabey ormanları, defne gibi ekonomik öneminin yanı sıra ender rastlanacak büyüklükte olan önemli bir değere sahip. Tesis hizmete girdiğinde binden fazla tarım emekçisine gelir sağlayacak ve bu sayede Karacabey, aromatik ve tıbbi bitkiler üzerine de Türkiye’ye model bir şehir haline gelecek. Tekrar faaliyete geçen Susurluk Şeker Fabrikası da şeker pancarı üretimi noktasında hem Karacabey tarımı hem de bölgenin kalkınması açısından çok önemli hale gelmiş durumda. İlçemizde tarıma dayalı sanayinin gelişimi de aynı hızla devam ederken, yerli ve yabancı yeni yatırımlar da gelmeye devam ediyor.Bu kapsamda Japonya’nın en büyük tohum üreticilerinden Taki firması ile yaptığımız görüşme neticesinde firma, Karacabey’de belirlenen 30 dönümlük bir arazi üzerinde tesisini kurma kararı aldı.Uzun yıllardır burada üretim yapan dünya markası Nestle de pandemiye rağmen çok önemli bir yatırıma daha imza atarak, 3 yıl içinde toplam 250 milyon lira yatırım yapılması planlanan, Türkiye’nin ilk medikal beslenme ürünleri fabrikasının temelini attı.Ayrıca Lübnan asıllı Rayal Tarım da mısır ve ay çiçek tohumu üretmek için Karacabey’i tercih ederken, CMC Agro firması da yeni yatırım için kentimizde çalışmalarını sürdürüyor. Tüm bu hamlelerle Karacabey olarak, tohumculuğun da merkezi olmayı hedefliyoruz.
Tanıtıma hız verdik
İlçemizde tarımın niteliğini artırmak adına fidan ve cins değişikliği çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tarım yapmak isteyen vatandaşlarımıza fide ve tohum dağıtımı yapıyoruz. Bunun yanında çiftçilerimiz ve tarımla ilgilenen vatandaşlarımız için cüzi bir ücret karşılığında toprak analiz hizmeti veriyoruz. Bölgemizde önemli oranda böğürtlen, ahududu, şeftali ve armut üretiliyor. Biz de belediye olarak çiftçilerimize, ülkemizde ve dünyanın farklı yerlerinde düzenlenen tarım fuarlarına katılımları için destekler sağlıyoruz; böylelikle Kestel’in ve Kestel’de üretilen tarım ürünlerinin tanıtımına katkı sağlıyoruz.
Son dönemde, ilçemizde ve bölgemizde yetiştirilen yöresel ürün ve lezzetlerin satışlarını ve tanıtımlarına yönelik çalışmalarımıza hız verdik. Bu kapsamda proje aşamasında sona geldiğimiz Kardelen Köylü Pazarı’nı en kısa zamanda hayata geçirerek hem çiftçimize hem de bu lezzetlere ulaşmak isteyen vatandaşlarımıza kolaylık sağlayacağız.
Ahmet KORKMAZ
Büyükorhan Belediye Başkanı
Bursa Büyükşehir Belediyesi Tarım AŞ ve İlçe Tarım Müdürlüklerimizle koordineli tarımın gelişmesi için eğitim ve konferanslar yapılmaktadır.
Bölgemizde Büyükşehir ve belediyemizin katkılarıyla siyez buğdayı tohumu, yaban mersini, aronya fidanı ve arı kovanı dağıtımları gerçekleştirildi. Bununla ilgili seminer ve konferans verildi.
İlçemizde çilek yetiştiriciliği ön plandadır. Yaban mersinini ön plana çıkarmak istiyoruz, bu konuda çiftçilerimize Belediye olarak destek veriyoruz
Büyükorhan Belediyesi kapalı pazar yerimizde bulunan satış noktalarında ücretsiz olarak çiftçilerimize ayrı yer tahsisi yapılarak ürünlerinin satışı sağlanmaktadır .
Mudanya üreterek büyüyecek
Mudanya Belediye Başkanı olarak ikinci dönemini geçiren Hayri Türkyılmaz, ilk 5 yıllık hizmet döneminde ektikleri tohumların meyvelerini topladıklarını belirterek, “Tarım, turizm ve tarih kenti Mudanya’da üreterek, hakça bölüşerek kazanacağız” dedi.
Mudanya Belediyesi kültürden turizme, eğitimden tarıma kadar farklı alanlarda gerçekleştirdiği projelerle Mudanyalıların yaşamlarına dokunmaya ve ilçedeki yaşam kalitesini artırmaya devam ediyor. Belediye Başkanı olarak görevde 7 yılını tamamlayan Hayri Türkyılmaz, “Mudanya’nın geleceğini var olan değerlerimizi koruyarak şekillendiriyoruz. Mudanya’yı tanıyor ve Mudanyalılar’ın temel ihtiyaçlarını biliyoruz” diye konuştu. İlk 5 yıllık hizmet döneminde ektikleri tohumların meyvelerini toplamaya başladıklarını dile getiren Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, ikinci döneminde ise ilçede yapılacak çalışmaları sosyal belediyecilik, eğitimde fırsat eşitliği, kimlikli turizm ve yerel kalkınma ana
Başkan Türkyılmaz, “Ekonomik krizin etkilerine karşı yerelde iş yaratarak, üreterek ve hakça bölüşerek kalkınacağız. Bu yüzden üretim kooperatiflerinin öneminin bilinciyle, onları
teşvik ediyoruz” dedi.
Hem üreticiye hem sosyal yaşama değer katacak proje Mudanya Belediyesi’nin tarıma yönelik projeleri hakkında bilgilendirmede bulunan Hayri Türkyılmaz, planlanma süreci
tamamlanan Hasköy Soğuk Hava Su Deposu’nun en önemli projeleri arasında yer aldığını dile getirdi. Başkan Türkyılmaz,hem üreticiye hem de sosyal yaşama değer katacak projenin detaylarını ise şöyle açıkladı:“-
Hasköy’de 4 bin 649 metrekarelik alanda yapılıyor. Bunun bin 600 metrekaresinde soğuk hava depomuz olacak. Yılın 12 ayı üretim yapan çiftçimiz, soğuk hava deposundan faydalanarak, tarladan topladıkları ürünlerinin tazeliğine, satış aşamasına kadar muhafaza edebilecek. Projede soğuk hava deposu ile birlikte kadınların ve çocukların kullanabileceği sosyal
yaşam alanı da olacak
Üretim atölyeleri, çocuk oyun alanı ve eğitim salonlarıyla kadınlarımız üretirken, çocuklarımız da sosyalleşme
imkanı bulacak.”
Başkan Türkyılmaz diğer önemli yatırım projelerinin ise Hasköy Fuar ve Kongre Merkezi olduğunu sözlerine ekledi.
“Mudanya’nın üç karasını tanıtıyoruz” Belediye olarak Mudanya’da yetişen ürünlerin tanıtımına da oldukça önem verdiklerini vurgulayan Türkyılmaz, “Mudanya’nın üç karası dediğimiz zeytin, üzüm ve inciri tanıtmak amacıyla festival ve şenlikler düzenliyoruz. Çağrışan Bağbozumu, Mürsel İncir, Tirilye Zeytin festivallerimiz ve Çayönü Süt Şenliği’miz ile Mudanyalı çiftçilerimizin ürünlerini tanıtıyor, üreticilerimizi doğrudan alıcıyla buluşturuyoruz” açıklamasında bulundu.
“Hem çiftçiye hem de vatandaşa destek oluyoruz” Köy kültürünü koruyup, yaşatarak kırsalda kalkınmayı sağlamayı hedeflediklerini söyleyen Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, “Toprağa değer katan projelerimizle her zaman çiftçimizin yanında oluyor ve onlara destek oluyoruz. Bu kapsamda üretimi desürekliliği sağlayacak, istihdamın ve gelirin artırılmasına imkan sağlayacak destek projemizi oluşturduk. Bu projemizle birlikte üreticilerimizin örgütlenmesini teşvik ediyor, kooperatifleşmeyi destekliyoruz. Zeytindalı Projemiz kapsamında ürünü elinde kalan çiftçimizin ürünlerini alarak birimimize kayıtlı 4 bin 166 ihtiyaç sahibi aileye dağıtıyoruz. Böylelikle hem köy kooperatiflerimize fayda sağlıyor hem de ihtiyaç sahibi ailelerimize destek oluyoruz” şeklinde konuştu.